Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


 
AnasayfaAnasayfa  AramaArama  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  

 

 Gelişmenin esası; kaliteli eğitim

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
sameTR
Moderatör
Moderatör
sameTR


Mesaj Sayısı : 93
Yaş : 34
Localisation : yalova-merkez
Kayıt tarihi : 03/08/06

Gelişmenin esası; kaliteli eğitim Empty
MesajKonu: Gelişmenin esası; kaliteli eğitim   Gelişmenin esası; kaliteli eğitim EmptyPtsi 19 Kas. - 16:39

Gazetemiz Yenibosna’daki yeni binasına taşınınca, çeyrek yüzyıldan fazla zamanımızın geçtiği, Cağaloğlu, Sultanahmet, Bayezid gibi tarihi mekanlara hasret kaldık. Bu hasreti gidermek için zaman zaman eski mekana uğramadan edemiyoruz.
Geçen pazar yine bu maksatla tramvay ile gidiyorum... Uzun zaman Uzakdoğu ülkelerinde kalmış bir arkadaş da yanımda. Tramvay hayli kalabalık. Bu kalabalık arasında bir genç, bir eli askılığa tutunmuş, itiş kakış arasında diğer elindeki kitabı okumaya çalışıyor. Çevresindeki kimselerde ona ters ters bakıyorlar; kitap okumanın yeri mi dercesine. Ama onun hiç aldırdığı bile yok. Çünkü çevresinde olup bitenleri görmüyor...
Arkadaş bu manzarayı göstererek, “Uzakdoğu’da umumi taşıtlara binenlerin yarısından çoğunun elinde kitap olur. On dakikalık bir vakitleri olsa hemen cebindeki kitabı çıkarır başlar okumaya. Okumayan boş duran ayıplanır orada. Burada tam tersi görüyorsun!.. Haliyle bu, toplumun eğitim, kültür seviyesini etkiliyor...” dedi.
Ben de merak ettim; bu ülkelerdeki ve bizdeki kültür ve eğitimin durumunu. Küçük bir araştırma yaptım. Bir sürü rakamla biraz kafanızı karıştıracağım ama, bazı istatistiki gerçekleri bilmekte fayda var:
ABD, Avrupa ve Japonya’da ortalama okullaşma oranları ortaokulda % 97 iken bizde % 68.7; lisede %90 iken bizde % 47.7; yükseköğretimde % 49 iken bizde % 12.2. Yükseköğretimde rakamlara Açık Öğretim’ i de katınca bu oran ancak % 26.1’e çıkıyor.
İsrail’in % 3.10 ile başı çektiği Araştırma-Geliştirme Harcamalarının GSMH’ya oranı ise Japonya’da % 2.98, ABD’de % 2.78, Fransa’da da % 2.40; bizde bu oran sadece % 0.33.
Ülkemizde ilköğretime başlayan her 100 kişiden kabaca ancak 20’si üniversiteye ulaşabiliyor. Yine kabaca 6-7 kişi meslek liselerini bitiriyor. Yani, her 100 kişiden 75 kişi eğitimin çarkları içinde hiçbir meslek edinemeden vasıfsız bir eleman olarak hayata atılıyor...
Eğitimin, kültür seviyesinin çok düşük olması tabii ki sadece okuma alışkanlığına bağlanamaz... Eğitim sisteminin de burada önemi inkar edilemez. Yukarıda bahsettiğimiz ülkeler okuma alışkanlığı yanında özel eğitimi de yaygınlaştırmışlar.
Bir iş yapılıyorsa, hizmet veriliyorsa bunun mutlaka bir bedeli olacaktır. Bizde eğitim bedava olarak görülüyorsa da, bu sadece bir aldatmacadır. Fiyatı vardır, ancak gizlidir. Fiyatı olmayan, bedava gözüken bir meta veya hizmetin ise, doğru tüketicisini veya ihtiyaç sahibini bulabileceği çok şüphelidir.
Diğer bütün hizmetlerde olduğu gibi, bu hizmet alanında da özelleştirme rekabeti, verimliliği ve etkinliği arttıracak, sonuçta da kalite yükselecektir.
Bizdeki özel eğitimi Batılı ülkelerle karşılaştıracak olursak durumun içler acısı olduğunu görürüz. Çünkü, şu gerçeklerle karşılaşıyoruz:
Türkiye’de okul öncesinden başlayarak lise sonuna kadar giden sürede toplam öğrenci sayısı 12.121.042. Bunlardan ancak 16.048’i özel okullarda okuyor.
Bir başka deyişle özel okullarda okuyanlar toplam öğrenci sayısının ancak % 1.4’ü...
Bu oran ilkokulda % 0.7 iken, lisede % 3.8’e çıkıyor. 69.058 okul içinde özel okul sayısı ise 1.153 (% 1.6)
Buna mukabil özel okul öğrencilerinin, toplam öğrencilere oranı % 1.4 iken, özel okul öğretmenlerinin toplam öğretmenlere oranı % 2.3. Özel okul öğrencilerinin toplam öğrencilere, özel okul öğretmenlerinin toplam öğretmenlere oranı sırasıyla ilkokulda % 0.7’ye karşı % 1.2, lisede % 3.8’e karşı % 10.0.
Türkiye’de halen 811 özel Türk okulu, 17 özel yabancı okul ve 41 özel azınlık okulu var. Bir mukayese olarak oldukça merkezî bir temel eğitim yapısına sahip Japonya’da ilkokul öğrencilerinin % 1’i özel okullarda okumasına rağmen lise öğrencilerinin % 28’i özel okullarda okumaktadır.
Ülkemizde özel öğretim kurumlarının eğitim sistemi içindeki payı % 1.4 iken, bu pay yüksek öğretim kademesinde % 1’in altındadır. Buna mukabil özel kurumların ülke yüksek öğretim sistemi içindeki payı Japonya’da % 81, Kore’de % 74, Hindistan’da % 60, ABD’de % 26, İsviçre’de ise % 10’dur. (Kaynak: Pratik teoriyi daima aşıyor- Cüneyt Ülsever)
Demek oluyor ki; eğitim seviyemizi yükseltmenin, kültürlü bir toplum yetiştirmenin yolu, okuma alışkanlığını yaygınlaştırmaktan ve özel eğitime ağırlık vermekten geçiyor. Emek vermeden, para sarfetmeden belli bir konuma gelmek mümkün değil...
Almanya ve Japonya sıfırdan bu duruma gelebildilerse bu kolay olmadı; gece gündüz çalışmanın ve iyi yönetimin sayesinde bu noktaya gelebildiler.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Gelişmenin esası; kaliteli eğitim
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Edebiyat :: Deneme-Makale-
Buraya geçin: